Hayırlı Bir Gün – 09-06-2017

“Kim (Allah huzuruna) iyilikle gelirse ona getirdiğinin on katı vardır. Kim de kötülükle gelirse o sadece getirdiğinin dengiyle cezalandırılır. Onlar haksızlığa uğratılmazlar.”

En’âm Suresi, 160.

“Allah Teâlâ iyilik ve kötülükleri takdir edip yazdıktan sonra bunların iyi ve kötü oluşunu şöyle açıkladı:

Kim bir iyilik yapmak ister de yapamazsa, Cenâb-ı Hak bunu yapılmış mükemmel bir iyilik olarak kaydeder. Şayet bir kimse iyilik yapmak ister de sonra da onu yaparsa, Cenâb-ı Hak o iyiliği on mislinden başlayıp yedi yüz misliyle, hatta kat kat fazlasıyla yazar.

Kim bir kötülük yapmak ister de vazgeçerse, Cenâb-ı Hak bunu mükemmel bir iyilik olarak kaydeder. Şayet insan bir kötülük yapmak ister sonra da onu yaparsa, Cenâb-ı Hak o fenalığı sadece bir günah olarak yazar.”

Hz. Muhammed (sallallahü aleyhi vessellem) Buhârî, Rikâk 31, Müslim Îmân 207, 259.

“ Görüyorsun ki, sen iyi bir insan oldukça, iyilik ettikçe, ruhani bir zevk içindesin, rahatsın, mutlu yaşamaktasın. Fakat bir kusur işledin, bir kötülükte bulundun, birisine bir fenalık ettin mi, duyduğun o ruhani zevk, o rahat yaşayış, o mutluluk gizleniverir. Kendi görüşünü bırakıp kötü kişilerin görüşlerine uyma. Çünkü bu akbabalar, seni leşe çeker götürürler.”

Hz. Mevlâna Celaleddin-i Rumî (k.s.) Tahir-ül Mevlevî – Şerh-i Mesnevî: 23892- 94

Ey iyilik yapanların mükâfatı katında zayi olmayan Allah’ım! Peygamber Efendimiz Hazret-i Muhammed Mustafâ (s.a.v.)’ya ve âline salât ve selâm eyle. Allah’ım, Sen öyle (cömert) bir mâbudsun ki, kullarından alacağın şeyin kıymetini artırarak onu paha biçilmez kılarsın. Kullarının seninle ticarette kâr etmelerini, sana gelerek fazlasıyla kazanıp kurtuluşa ermelerini istiyorsun çünkü. İsmin kutlu ve yücedir, buyurmuşsun ki: “Kim iyilik getirirse, ona, onun on katı vardır; kim de kötülük getirirse, ancak onun misliyle cezalandırılır.” (En’am/160)

Allah’ım! Peygamber Efendimiz Hazret-i Muhammed Mustafâ (s.a.v.)’ya ve âline salât ve selâm eyle, ve işlediğimiz küçük ve büyük suçları, içine düştüğümüz günahları, bilerek veya unutkanlıkla kendimize yaptığımız zulümleri ya da başkalarına ettiğimiz hakaretleri bize bağışla; örtünü kaldırarak bizi rüsvay etme; düşmanlarımızı halimize sevindirme; kınayanların dilini üzerimize uzun etme; tükenmeyen şefkatin, eksikliği olmayan lütfunla bize dünyada iyilik ver, ahirette de iyilik ver ve bizi ateş azabından koru ya Erhamerrahimin. Âmin…

Paylaşabilirsiniz...